Bugün size, tapusu devredilmemiş ama "satıldı" denilen evlerden, arsalardan söz etmek istiyorum. Türkiye’de özellikle konut projelerinde, arsa yatırımlarında ya da aile içi satışlarda sıkça karşımıza çıkan bir hukuki metin var: Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi.
Peki bu sözleşme tam olarak nedir? Ne sağlar, ne sağlamaz? Haydi birlikte bakalım.
Henüz Satılmadı Ama Satılacak!
Adından da anlaşılacağı gibi, bu sözleşme bir taşınmazın şu an değil ama gelecekte satılacağına dair bir taahhüt içeriyor. Taraflar, “Tapuyu hemen devretmiyoruz ama ileride mutlaka devredeceğiz” diyerek karşılıklı söz veriyor.
Ancak burada önemli bir nokta var: Bu söz lafla değil, noterle geçerli hale geliyor. Evet, doğru duydunuz. Sadece noter huzurunda düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri hukuken bağlayıcıdır. El sıkışmak, dilekçe yazmak, hatta taraflarca hazırlanmış imzalı bir metin... Bunların hiçbiri sizi korumaz.
Neden Bu Kadar Önemli?
Çünkü taşınmaz satış vaadi sözleşmesi noterde düzenleme şeklinde yapılmadıkça geçerli olmaz ve taşınmazın tüm bedelini ödeseniz dahi ileride mahkemeden taşınmazın devrini istediğinizde sözleşme geçersiz olduğundan mahkeme size devrine karar vermez. Ancak geçerli olarak yapılmış bir satış vaadi sözleşmesiyle alıcı, satıcıyı ileride tapuyu devretmeye zorlayabilir. Mahkemeye başvurarak tapunun kendisine devrini talep edebilir.
Bu, özellikle büyük projelerde, inşaat aşamasındaki konut satışlarında veya hisseli tapularda çok yaygındır. Sözleşme, ileride çıkabilecek anlaşmazlıklar için bir hukuki dayanak oluşturur.
En Sık Yapılan Hata: Tapuya Şerh Ettirmemek
Sözleşmeyi yaptınız, noterde imzalar atıldı. Peki ya sonra? En büyük hata, bu sözleşmenin tapuya şerh edilmemesi. Şerh verilmediğinde, satıcı aynı taşınmazı başkasına satabilir. Ve o başkası, iyi niyetli bir üçüncü kişi sayılırsa, ne yazık ki eliniz kolunuz bağlanabilir.
Oysa satış vaadi sözleşmesi tapuya şerh edildiğinde, artık taşınmaz üzerinde sizin de hukuki bir hakkınız olur. Tapu devredilene kadar sizi güvende tutan tek şey bu şerhtir.
Sonuç: İmzaya Değil, Şekle Güvenin
Gayrimenkul alım-satımı, hayatımızdaki en büyük maddi kararların başında geliyor. Bu kadar ciddi bir konuda, “söz verdi, imza attı, zaten beni tanır” gibi düşünceler sizi korumaz. Notersiz yapılan her işlem, kağıt üstünde kalsa da hukuken yok hükmündedir.
Bir sözleşme size güvence mi sağlayacak? O halde önce şu üçlü kontrolü yapın:
Noter huzurunda mı imzalandı?
Tapuya şerh verildi mi?
Sözleşmede devir tarihi, bedel ve taşınmaz açıkça yazıyor mu?
Bu sorulara “evet” diyorsanız, gelecekte “kandırıldım” deme ihtimaliniz azalır.
Unutmayın, hukuka uygun atılan imzalar, en büyük garantinizdir.
Adalet ancak hakikatten, saadet ancak adaletten doğabilir. Bir sonraki yazımızda buluşmak üzere…